Dil ve Konuşma Güçlüğü Destek Eğitim Programı
Dil ve konuşma bozuklukları çocuklarda önemli bir oranda görülen ve sosyal ilişkilerini, akademik başarılarını ve duygusal gelişimlerini ciddi düzeyde etkileyen sorunsal bir alandır.
Bu nedenle yaşanan bu tür zorlukların erken dönemde ele alınması çocuğun yaşam kalitesini olumlu yönde etkileyecektir.
Dil ve konuşma bozukluğu hangi durumlarda fark ediliyor?
- Belirli bir yaşa geldiği halde konuşmaya başlamama
- Yaşıtlarına göre gelişiminde geride kalma
- İşaretle ya da tek sözcüklerle iletişim kurmaya çalışma
- Cümle kuramama
- Kekeleme
- Konuşma seslerinin bazılarını söylememe
- Sesin normalden kısık ya da farklı çıkması
- Anlaşılmayı etkileyecek düzeyde hızlı konuşma
- Sesleri ve/veya heceleri yutma
Çocukluk Döneminde En Sık Görülen Dil ve Konuşma Bozuklukları
Akıcılık bozuklukları - Kekemelik
Kekemelik genellikle 2-5 yaşları arasında başlayan konuşmada akıcılık sorunudur. Konuşma sırasında hece tekrarı, blok, uzatma, ses ekleme gibi farklı şekillerde olabiliyor. Erkeklerde kızlara oranla 4 kat daha sık görülmektedir. Kekemeliği terapiyle belirli bir düzeyde kontrol etmek mümkündür ancak bunun için düzenli bir terapi süreci gerekir.
Artikülasyon ve Fonolojik Bozuklukları
Sesleri seslenmedeki güçlük ya da o ses yerine başka ses kullanılması şeklinde görülüyor. Örneğin; /r/, /s/, /k/ gibi sesleri söyleyememe ya da bu sesler yerine farklı sesler kullanma /ARABA/- /AYABA/, /KÖPEK/- T/ÖPET/ gibi. Bu durumda testler ile hatalı ses/sesler belirlenmekte ve oral-motor açıdan değerlendirildikten sonra bir terapi planı hazırlanmaktadır.
Gecikmiş Konuşma - Dil Gecikmesi
Bir yaşına geldiğinde bir çocuğun tek kelimelerle konuşması, en geç 1,5-2 yaşlarında en az 50 adet sözcük dağarcığına sahip olması, 2,5 yaş civarında 2-3 kelimelik cümleler kurabilmesi beklenir. Dil gelişimi farklı seyreden çocukların “geç konuşan normaller” dediğimiz gruba girmeleri olasıdır. Ancak bazen de konuşmada görülen bir gecikme, çocukta var olan ciddi bir problemin ilk belirtisi olabiliyor. Bu gibi durumlarda erken dönemde müdahalede cevap alma olasılığı ciddi düzeyde artmaktadır.